29 Temmuz 2015 Çarşamba

Aksaray Hakkında Genel Bilgiler

68 Aksaray , Aksaray Resimleri, Aksaray Bilgileri, Aksaraylılar Tanışma ortamı.

Aksaray Hakkında Genel Bilgiler
Yüzölçümü         : 7.626 km2
İlçe Sayısı          : 6
Belediye Sayısı : 48
Köy Sayısı          : 146
Nüfusu:               : 400.000
Aksaray, M.Ö. 8. bin yıla kadar uzanan tarihi, günümüze kadar hüküm süren çeşitli medeniyetlere ait kültürel varlıkları, tabii güzellikleri ve ticari bir merkez olması dolayısıyla hiçbir dönemde önemini yitirmemiştir. Kapadokya'nın kapısı konumundaki Aksaray, kültürel varlıkları yanında doğal zenginlikleri ile de ziyaretçilerine değişik ve ilginç tatil olanakları sunmaktadır.
Orta Anadolu Bölgesi’nde, tarihi İpek Yolu'nun önemli merkezlerinden birisi olan Aksaray, günümüzde de doğu-batı ve kuzey-güney yönleri arasında uzanan ana bağlantı yollarının kavşağında yer almaktadır. Güzelyurt'u, Ihlara Vadisi, Sultan Hanı, Eğri Minare’si, kış sporları turizm merkezi ilan edilen Hasan Dağı ve Ziga Kaplıcaları ile Anadolu'nun ortasında çekici bir merkez konumuna gelmiştir.
Aksaray, kuzey ve güney Anadolu dağlarının birbirinden uzaklaştığı İç Anadolu bölümünün orta Kızılırmak kesimine girer. Kuzey yarım kürede ekvatordan 37-38 paralelleri, doğu yarım kürede 33-35 meridyenleri arasında yer alır. Doğuda Nevşehir, Güneydoğuda Niğde, Batısında Konya ve Kuzeyde Ankara ile Kuzeydoğuda Nevşehir ile çevrilidir. 7722 km2 yüzölçümünde geniş bir alana sahiptir.
Bölgede Hasandağı, Melendiz Dağları ve Ekecik Dağı gibi volkanik dağlar ile lavların meydana getirdiği platolar vardır. Batıda ise Konya Ovasının büyük bir kesimi Aksaray sınırları içerisinde kalmaktadır. Melendiz Dağlarından çıkarak Tuz Gölüne dökülen Uluırmak, geniş bir plato meydana getirmektedir. İlin önemli dağları Hasandağı (3268), Küçük Hasandağı (3040m.) ve Ekecik Dağı (2033b.)dır. Aksaray’ın deniz seviyesinden yüksekliği 980m dir.
Yazları sıcak ve kurak iklim yapısı hakim olduğundan ilkbaharda yeşeren otlar, sonbaharda kurur ve arazi bozkır yapısını alır. Hasandağı ve Ekecik Dağları üzerinde meşe koruluklarına rastlanır. Ayrıca bölgede palamut, alıç, kızılcık, kavak, söğüt, yabani armut ve meyve ağaçları yanında keven ve deve dikeni çok sık rastlanan bitki türleridir. 

IHLARA VADİSİ AKSARAY









Mekan Bilgisi
Büyük yeryüzü değişikliklerinin olduğu III. Jeolojik zamanda güneydeki Toros Kırışımları ile kuzeydeki çöküntü alanı arasında kesintili bir volkanik zincir meydana gelmiştir. Bu kırılmalar sonucu Ihlara Vadisi Hasan Dağı eteğinde bulunan bu dağdan akan bazalt ve andezit yoğunluklu lav tabakası ile kaplanmıştır.

 Lavlar soğumaya başlarken meydana gelen çatlak ve çökme sonucu oluşan konvoy yağmur ve rüzgarların meydana getirdiği erozyonla daha da genişlemiştir. Vadinin içerisinde akmakta olan Melendiz Çayı hem erozyonu hızlandırmış hem de vadi tabanını oyarak daha da derinleştirmiştir.


Ihlara Vadisi adını aldığı Ihlara Kasabası’nda başlar, Selime Kasabası’nda son bulur. Toplam 14km. uzunluğundadır. Ihlara Vadisi birçok medeniyetlere ev sahipliği yapmıştır. Sırası ile İ.Ö. 1900’lü yıllarda Hititler Asurlular ve
Mısırlılar’dan korunmak amacı ile yerleşmiş İ.Ö. 1200 yılında Anadolu’yu istila eden Frigler Hitit Devletine son vermişler ve bölge Frigler egemenliği altına girmiştir.

Daha sonra Kapadokya krallığı kurulmuş ve Kral Archelus adı verilmiştir. Sonra Roma İmparatorluğu kurulmuştur. Hz. İsa’nın doğumu ve peygamberliğini ilan etmesinden sonra bölgede tek tanrılı dine geçiş sonrasında yeni savaşlar başlamış ve Ihlara Vadisi korunma amaçlı olarak kullanılmaya başlanılmıştır. Roma İmparatoru Konsantinus’un 313 yılında Hıristiyanlığın serbestçe yayılabilen bir din olduğunu benimsemesinden sonra bölgede yine savunma ve ibadet amaçlı birçok kilise inşa edilmiştir. İmparatorun annesi Helena’nın da Kudüs’e hacca giderken bu bölgeden geçmesi de dini etkinlikleri arttıran faktör olmuştur.


Ihlara Vadisi’nde 5000 yerleşim yeri ve 105 adet kilise bulunmaktadır. Bölgeye 11 ve 13 yy.da Anadolu Selçuklu Devleti egemen olmuştur. Ihlara Vadisi aynı zamanda bir mumyalar vadisidir. 13.yy.’da Anadolu’ya giren Moğollar bölgede birçok tahribat yapmışlar ve sırayla Karamanoğulları’nın egemenliğine giren bölge 1470 Fatih Sultan Mehmet’in Aksaray’ı fethinden sonra Osmanlı egemenliğine girmiştir. Bölge 1960 yılında dünya turizmine kazandırılmıştır.